14 Mart 2018 Çarşamba

SU


                Sözün bittiği yerde su başlar. Hani şu gece kupkuru bir ağız ve boğazla uyandığın anda, konuşabileceğin bir kelimen bile yokken haykırmak istediğin su.

                Klişe sözler vaktindeyim sanırım. Haykırmak istiyorum galiba; “bu yalnızlık tek başına çekilmiyor!” Aman ne de güzel cümleler yazarmış bizim oğlan. Afferin sana! Peki, ocağın üzerindeki sos tenceresinin içindeki portakal kabuğuyla – tek seferde bütün olarak soyulmuş, taze nane, maydanoz ve dereotu karışımının bir açıklaması var mı?
                Ne anlatıyorsun be çocuk. Belli işte gözlerin şişmiş, uykun var, e yarın ders de var. Yatıp uyusana madem. Haklısın ya uyku hafif ölüm çilesi. Sıkıcı, yorucu ve çelişiğinde dinlendirici. Şiir mi okusam acaba? Teze mi dalsam? Logo mu tasarlasam? Yoksa sadece elime geçen ilk kitabı mı okusam? Ne yapıyorum ben ya? Hadi sus artık çok yorma kafanı.
    
                                                     Zaten sözün bittiği yerde su başlıyor…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder