11 Mart 2021 Perşembe

Onun Hikayesi - Başlangıç "1"

 Doktorun “gözünüz aydın, bir oğlunuz” oldu seslenişiyle daldığı yerden çıkan adam göz yaşlarına hâkim olamadı. Sevinçten damlayan göz yaşları birden bir başka söyleyişin etkisinde çok ani bir hüzne yerini bıraktı: “Maalesef ki karınızın durumu kritik, arkadaşlar hâlâ ameliyattalar…”

Heyecanlı bekleyiş yerini tedirginliğe bıraktı. Ortalık buz kesti. Adam her anında yanında olan en yakın dostunun ona sarılmasıyla bacaklarındaki dermanın tükendiğini anladı ve kendisini bıraktı. “Çaresizlik böyle bir şey olsa gerek” diye düşündü içinden, dile dökmek istedi, kelimeler boğazında düğümlendi. Sözler sese dönüşemedikçe ağrı oldu yutağına saplandı. Nefesinin kesildiğini hissetti. Neden sonra tükürükler eşliğinde mırıldanırcasına bir sesle dostuna seslendi: “ya ona bir şey olursa?”

Dostu ne kadar teskin etmek isterse istesin o da aynı ses krizini yaşıyordu. “Merak etme o çok güçlüdür, ona hiçbir şey olmaz” demek istiyordu istemesine lakin sözler bir türlü sese dönüşmüyordu.

Biraz sonra bir hemşire kucağında sarışın, masmavi gözleri olan nokta burunlu bir oğlanla geldi: “Efendim tebrik ederim, oğlunuz çok sağlıklı.” Adam hüznün, kederin ve tedirgin bekleyişin mahzunluğuyla “o oo oğlum bu mu?” diye sorabildi.

O sırada bir doktor yaklaştı, hemşire daha cevap veremeden söze girdi: “Başınız sağ olsun…” Adam olduğu yere yıkıldı. Kafasına milyarlarca düşünce aynı anda hücum etmeye başladı. Arkasında milyarlarcası daha alnındaki damarlarda bekliyordu sanki. Düşüncelere odaklanamıyordu, duyduğu şeyin gerçekliğine inanmak istemiyordu. Üstünü başını yırtmak, parçalamak istiyordu ama kollarında derman bulamıyordu. Sanki bütün hikâyesi orada bitmişti…

Oysa bizim hikâyemiz tam olarak burada başlayacaktı…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder