29 Aralık 2018 Cumartesi

Kimseler Bilir


                Neresinden baksak yarım kalmış bir an, yazmaya da yok keyif de söyleyen var sol yanda. Yoksa beklediğimizden de değil aradığımız. Neredeyiz yahut kimleyiz?

                Bir şehre bir öğretmen gelir, şehir değişir. Bir şehir değişir, bir ülke gelişir. Bir ülke tüm insanlığı yetiştirir. Belki de insanlığa yetişir. Kaçmak üzere gibi de…
                Hatalıymış tüm dersler, kusura bakmayın öğretmenlerim. İnsanlık düşmezken dilden, düşmeye durmuş tenden. Koşar gelir yetişir dedikleri, koşmuyor, gelmiyor, yetişmiyormuş hocam.
İsyan mı edersin Can? Yetmedi mi yetişenler? Yettiler elbet, yetmezler mi hiç? ALLAH cümlesinden razı olsun.
                Beklemiştim ama işte, canımdan can olanların Can’dan öte gideceklerini beklemiştim. Nasıl üzülmez ki insan? Çocukluğun, gençliğin kısacası ömrün… Sonra bir de bak ki, gönül bambaşka atarmış, insan can bildikleriyle, daha çok yalnız kalırmış.
                Söylesen şimdi içte kalanları, derler ki: “Ama ben bunu hak ediyorum, hem sana ne kendim kazandım kendim harcıyorum”. Şuraya koca bir “yok ya!” bırakayım da alınan alınır belki. Gerçi burayı da alınmasını istediklerim değil, aksine hiçbir nefeste kötü düşünmediklerim okuyor ya napsak bilemedim.
İyisi mi sen üstüne alın sevgili biricik okur, sen üstüne alın ki, belki bir yerlerde sana da içte kalanları söyleyemeyen bir dost/sevdalı/arkadaş vardır. Belki bu cümleler sana onu hatırlatır. Ama mutlaka hatırla onu, yarıda bırakma. Çünkü insan birisiyle/birileriyle bütün olup sonra onsuz/onlarsız kalınca kendini çok eksik hissediyor. Tüm ülke derman sunsa derdine, yetmiyor.
Hem belki şehre bir öğretmen gelir, iklim değişir Türkiye bir vatandan çok daha fazlası olur, “gülümse”…
Siz isimlerini asla sayamayacağım cümle kahramanlar cümlenize bolca selam ve dua…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder